Borsada ‘tamam mı devam mı’ ikilemi

3dk okuma

Borsa İstanbul’da uzun soluklu bir ralli yaşanıyor. Son günlerde daha çok dış piyasalar için dillendirilen ‘yıl sonu rallisi’ olup olmayacağı konusunda değerlendirmeler yapılıyor.

Haberin Devamı

İşte Hürriyet gazetesi yazarı Zeynel Balcı'nın bu haftaki yazısı...

Yatırım bankalarından bu yönde olumlu net görüşler henüz gelmiş değil. Borsada yaşanan çıkışın devamı için yerli yatırımcı ilgisinin devamı önemli. Ancak o kaynak da sonsuz değil. Yabancı alımları BIST100 endeksindeki çıkışı destekleyecek güce henüz ulaşmadı. Yılın son ayında sıklaşan kâr satışlarıyla dalgalanma artabilir.

Piyasalar 2022 yılının son ayına iyimserliğini koruyarak giriyor. Borsa İstanbul’da çıkış trendi sürerken BIST100 Endeksi psikolojik seviye olan 5.000 seviyesinin üzerini test etti. Ancak psikolojik eşik olarak görülen bu seviyenin üzerinde kâr satışlarına maruz kaldı. Ekim ayında başlayan ralliyle oluşan ciddi primleri dikkate aldığımızda kâr satışlarını olağan karşılamak yerinde olacak. Eski borsacı sözü ile ‘kapıya yakın durma’ isteği bu şartlarda normal bir yatırımcı davranışı olarak görülebilir. Hisse senetleri (sermaye piyasaları) tasarruf sahipleri açısından öncelikli yatırım araçları arasındaki yerini koruyor. Fakat olumlu gelişmelerin önemli ölçüde fiyatlanması ve yüksek primler, yeni beklenti ihtiyacı gibi gelişmeleri de dikkate almak gerekir. Ayrıca geçen haftaki yazımızda vurguladığımız üzere, bazı lokomotif hisselerde oluşan fiyatlarla temel verileri arasında izahı zor görünümler oluşmuş durumda. Nitekim hafta içi öncü hisselerden biri için bizzat şirketin yönetim kurulu başkanının yaptığı açıklamalar oldukça dikkat çekti. Borsa İstanbul’da uzun soluklu bir ralli yaşanıyor. Son günlerde daha çok dış piyasalar için dillendirilen “yıl sonu rallisi” olup olmayacağı konusunda değerlendirmeler gelmeye devam ediyor. Dış borsalarda böyle bir gelişme söz konusu olursa bunun iç piyasalara yansımaları elbette olacak. Ama bazı yatırım bankaları bu konuda çok da umut veren değerlendirmeler yapmıyor.

YABANCILAR ALIMDA

Haberin Devamı

Diğer yandan yabancı yatırımcıların Borsa İstanbul’da zayıf da olsa son haftalarda alım yaptıkları görüldü. TCMB tarafından açıklanan verilere göre 25 Kasım haftasında; Borsada yurtdışı yerleşikler hisse senetlerinde 24.2 milyon dolar, tahvil bonoda (DİBS) 2.9 milyon dolar alım yaptılar. Yabancılar hisse senetlerinde son 4 haftadır alımdalar. Toplamda 235 milyon dolarlık bir alım söz konusu. Borsa İstanbul’da yabancı takas saklama oranı tekrar yüzde 30’un üzerine çıktı. Bu rakamların Borsa İstanbul’un işlem hacmiyle kıyaslandığında BIST100 Endeksi’ni taşıyacak düzeyde olmadığı açık. Çıkış hareketi halen yerli yatırımcıların omuzunda. Devamı için de yeni yatırımcı katılımları büyük önem arz ediyor.

Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) verilerine göre; Kasım ayında açılan yeni hesap sayısı 1 milyonu geçerken yılın zirvesine ulaştı. Bakiyeli hesap sayısı 1 Aralık itibarıyla 8 milyonu geçmiş durumda. Konut dışındaki alternatif yatırım araçlarının yüksek enflasyona karşı tasarrufları korumada yetersiz kalması, KKM’ye dönüşlerin ivme kaybetmesi ve kripto para piyasalarındaki gelişmelerin borsayı adres olarak öne çıkardığı anlaşılıyor. Ama yerli yatırımcılardan gelen kaynak da sonsuz değil. Yüksek primli hisse senetlerine artan yatırımcı ilgisi ayrıca değerlendirilecek bir konu. Borsa İstanbul’da sıklaşan kâr satışlarıyla ‘yorgunluk’ emareleri artıyor.

Haberin Devamı

KÂR SATIŞLARI GÖRÜLÜYOR

Haberin Devamı

Kâr satış denemelerine rağmen çıkış trendi devam ediyor. İlk destekler 4.850-4.800 seviyelerinde bulunurken çıkış trendinin korunması için bu seviyelerin üzerinde kalınması önemli olacak. Aksi takdirde sonraki destekler 4.450-4.500 seviyelerinde. İlk dirençler ise 5.100-5.200 seviyelerinde görülüyor. Bu seviyelere hareketlenmelerde tekrar satışlar görülebilir. Bu seviyelerin geçilmesi durumunda çıkışın devamıyla sonraki dirençler 5.400-5.500 ve 5.800 seviyelerinde. Teknik göstergeler ile uyumsuzluk göstermeye başlayan endekste yükseliş trendi korunmakla birlikte yükseliş denemeleri kâr satışlarıyla karşılaşabilir.

Haberin Devamı

POWELL ETKİSİ SINIRLI KALDI

Haberin Devamı

Dış piyasalarda Fed Başkanı Jerome Powell’ın “Faiz artırımında yavaşlama aralık ayında başlayabilir” açıklaması olumlu fiyatlandı. Piyasalar ABD enflasyonunun (TÜFE) düşüş eğilimi göstermesiyle bu ayki Fed toplantısından zaten 50 baz puan artırımla bir yavaşlama bekliyordu. Bu durum belli ölçüde fiyatlara dahil olmuştu. Bunun Fed Başkanı Powell tarafından tekrar vurgulanması ayrıca katkı yaptı. Ancak bu açıklamaların uzun süreli bir etkiye neden olmasını beklemek fazlaca iyimserlik olacaktı. Ayrıca Powell; “Enflasyon konusunda daha fazla kanıta ihtiyaç var, faizde tepe noktası öngörülenin biraz daha üzerinde oluşabilir” gibi sözler de etti. Piyasa bardağın dolu tarafını, bir bakıma işine geleni gördü. Nitekim ABD Borsaları açıklama sonrası sert çıkış gösterse de sonraki günlerde kâr satışlarına maruz kaldı ve olumlu etki sınırlandı. Cuma günü ise ABD tarım dışı istihdam artışı beklentileri aştı ve 263 bin olarak açıklandı (beklenti 200 bin, önceki 261 bin). Bu durum Fed’in faiz artırımları için elinin rahatladığı izlenimi verirken Powell ile piyasalarda oluşan algıyı iyice azalttı. İstihdam verisinin borsalar dışındaki diğer piyasa parametrelerinde de etkileri görüldü. ABD 10 yıllık bono faiz oranı yüzde 3.50 seviyesine gerilemişti, tepki verdi ve 3.60 seviyesine yükseldi. ABD doları hafif değer kazanırken dolar endeksi 105 seviyesini geçti. Euro ise zayıfladı ve Euro/dolar paritesi 1.04’e çekildi.

DIŞ PİYASA İYİMSER

Bu gelişmeler çerçevesinde altının ons fiyatında çıkış sürdü ve 1.800 doların üzeri test edildi. Fakat istihdam verisinin ardından 1.780 seviyesine geri çekildi. OPEC+ toplantısından üretim kesintisi beklentileri ve Çin’de COVID-19 önlemlerinin yumuşatılması kararı petrol ve emtia fiyatlarına katkı yapan bir gelişme oldu. Brent petrolde çıkış görüldü fakat 90 dolar aşılamadı, güç kaybetti. ABD’de son açıklanan ekonomik veriler, enflasyon hızındaki gerilemenin yanı sıra faiz artırımlarına rağmen iyi geliyor. ABD 3. Çeyrekte (GSYH) beklenenin üzerinde yüzde 2.9 büyüdü. Diğer yandan Euro Bölgesi’nde uzun süredir ilk defa enflasyon hızında düşüş görüldü (TÜFE yüzde 10.00 açıklandı. Geçen ay yüzde 10.6). Almanya’da TÜFE yüzde 10.0 olurken geçen ay yüzde 10.4 idi. Bu verilere bağlı olarak Avrupa Merkez Bankası’nın aralık toplantısında 50 baz puanlık indirim olasılığı arttı. Fed ve Avrupa merkez bankaları son dönemde uyguladıkları para politikalarının sonuçlarını almaya başladı. Dış piyasalarda iyimserlik korunurken yerini biraz daha temkinli bir görünüme bırakabilir.